Kişinin bedenini ve benliğini belli bir cinsiyet dahilinde hissetmesi ve kabullenmesi cinsel kimlik olarak tanımlanmaktadır. Transseksüel bireylerin amaçlarının diğer cinse ait görünüme kavuşmak, diğer cins gibi yaşamak ve cinsel organının diğer cins gibi görünmesi olduğu anlaşılmaktadır.
Cinsiyet değişikliği sosyal, psikolojik, hukuki boyutu ve kişinin değişiklik sonrasındaki tüm hayatını etkilemesi dolayısıyla son derece hassas bir konudur. Bu sebeple gerek tıbben gerek hukuken tüm tartışmalı konular netliğe kavuşturularak şahısların mağduriyet oranı düşürülmelidir. Gerek operasyon sonrası gerek operasyon öncesi tüm süreçler ayrı ayrı süzgeçlerden geçirilmeli ve her basamak ayrı titizlikle değerlendirilmelidir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 40. Maddesinde:
“Cinsiyetini değiştirmek isteyen kimse, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebilir. Ancak iznin verilebilmesi için istem sahibinin on sekiz yaşını doldurmuş bulunması ve evli olmaması, ayrıca transseksüel yapıda olup, cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu ve üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunduğunu bir eğitim ve araştırma hastanesinden alınacak resmi sağlık kurulu raporuyla belgelenmesi şarttır. Verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbi yöntemlerle uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmi sağlık kurulu raporuyla doğrulanması halinde mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir.” şeklinde belirtilmiştir.
CİNSİYET DEĞİŞTİRME ŞARTLARI
Başvurucuların mahkemeden gerekli izinleri alabilmeleri için birtakım ön koşulların sağlanması gerekmektedir. Öncelikle cinsiyet değiştirme talebinde bulunabilmek için tam ehliyetli ve on sekiz yaşını doldurmuş olmak gerekmektedir. Ayrıca kişinin medenî halinin cinsiyet değiştirme davası açabilmesi için bekâr olması gerekmektedir. Evli olmak cinsiyet değiştirme talebinde bulunabilmek için bir engel teşkil etmektedir.
Kişinin transseksüel yapıda olup, cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunlu olduğunu mahkemeye ispat etmesi gerekmektedir. Yaşadığı psikolojik travmalar, arkadaş çevresindeki dışlanma, cinsel anlamda yalnızlık, ruhunun bulunduğu bedene aidiyetinin olmaması, geçimini sağlayabilmesi açısından iş bulmakta güçlük çekmesi gibi nedenler mutlaka mahkemeye izah edilmelidir.
Doğurma yeteneğinden yoksunluğun doğuştan gelip gelmemesi önemli değildir, cinsiyet değişikliği öncesinde alınan raporda üreme yetisinden yoksun olduğunun belgelenmesi yeterlidir. Üreme yeteneğinden yoksun olma ibaresi cinsiyet değişikliğiyle nüfus kaydında erkek olarak görünen bireyin çocuk doğurması durumuyla karşılaşılmasını önlediğinden yerinde bir koşul olarak görünmekteydi. Ancak 12/7/2018 tarihli Anayasa Mahkemesi kararında bireylerin doğurganlık yetisini kaybetmemiş olsa dahi cinsiyet değişikliği yapabileceğine Anayasanın 17. Maddesine dayanarak karar verilmiştir ve karar şu şekildedir:
“Anayasanın 17. Maddesinde güvence altına alınan maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.” Cinsiyet değişikliğinin nüfus kaydına da yansıması için operasyon öncesi gerekli şartların tamamlanması ve sonrasında ise operasyon yapıldığının resmi sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi gerekmektedir.
Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen şekliyle cinsiyet değiştirmeyi üç aşamada inceleyebiliriz
a-) Öncelikle cinsiyet değiştirmek için mahkemeden alınan izin (cinsiyet değişikliği izni davası)
b-) Daha sonra alınan izinle birlikte ameliyat sürecinin sonuçlanması ve sağlık raporu
c-) Akabinde nüfus sicilinde gerekli düzenlemelerin yapılması, ismin ve cinsiyet hanesinin değişmesi için dava nüfus davası açılması
Cinsiyet Değiştirme Davası Ve Ameliyatı Sonrasında Nüfusta İsim Ve Cinsiyet Hanesi Değiştirme Davası
İsim değişikliği hususunda TMK 27. maddede sadece haklı sebeplere dayanılarak hâkimden isim değişikliği talebinde bulunulabileceği belirtilmiştir. Ancak haklı sebeplerin neler olduğuna dair kanunda açık bir düzenleme yer almamaktadır. İsim değişikliği için geçerli bir sebebin varlığıyla birlikte bir de hâkimde bu yönde bir kanaatin oluşması gerekmektedir.
Lütfen detaylı bilgi için ofisimiz ile iletişime geçiniz.